30 Aralık 2008 Salı

KANSERE TOPRAK ANADAN ÇÖZÜM
Çamur, toprak ve suda yoğun bulunan mikropların, kansere karşı etkili kimi bileşikler içerdiği bulundu. Azinomisin adlı bu bileşiklerin farklı kanser türlerine karşı etkili olduğu görüldü. Araştırmalarını sürdüren bilim adamları, azinomisinin akçiğer, göğus ve barsak kanserlerine de etkili olmasını bekliyorlar.İki yıl içinde insanlar üzerinde denemelere başlıyacak olan araştırmacılar, şu sıralar bileşiklerin kanser hücrelerini yok etme mekanizmalarını anlayarak, daha etkili bir ilaç geliştirme peşindeler.
Bilim ve Teknik
TOPLAMA KAMPINDA AŞK YALAN ÇIKTI
Yahudi soykırımıyla ilgili ''Dikenli Teldeki Melek '' adlı anı kitabının yayımı , gerçekleri yansıtmadığı gerekçesiyle yayımcısı tarafından iptal edildi.Herman Rosenblat'ın şubat ayında yayımlanması planlanan kitabında, elli yıllık eşi Roma Radzicki ile Buchenwald Nazi toplama kampına bağlı bir kampta esirken tanıştığı, Hristiyan olan ve yakındaki bir çiftlikte yaşayan Radzicki'nin kendisine gizlice dikenli tellerden ekmek ve elma verdiği anlatıyor.

Cumhuriyet Gazetesi

29 Aralık 2008 Pazartesi

Müzik Matematiği Yumuşatıyor
Matematiksel zekaya sahip olmak istiyorsanız piyano çalmayı ögrenin. California Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada, yaşları 3 ile 4 arasında olan dört grup çocuğun şekilleri tanıma ve karşılaştırma yetileri ( Matematiksel yetenkle ilgisi olan zihinsel fonksiyonlar ) sınanmış.Teste geçmeden önce, bu dört gruptan üçüne altı hafta boyunca sırasıyla günde 10 dakikalık piyano,şan ve bilgi- işlem dersleri verilmiş. Dördüncü grup ise hiçbir formasyona sokulmamış. Görülmüş ki, piyano dersleri alan grubun test sonuçları diğer üç grubunkinden açık şekilde daha iyi.
Araştırmacılar bunun, piyano çalışmalarının beyinde düşünme yeteneğinde rol oynayan ve matematik algılama kapasitesiyle ilgisi olan nöronların sayısının artırdığına işaret olduğunu düşünüyor.
Elif Yılmaz
Science& Vie
Şişmanlık Geni Araştırmaları
Farelerde şişmanlıga neden olan genin bulunması fazla kilolu insanların tedavisi için yeni bir umut yaratı. Ancak insanlarda iştah ve ağırlık arasındaki ilişki, farelerinkine göre oldukça karmaşık.
Çalışmalar, şişman farelerdeki hatalı genin beyni uyarması sonucu salgılanan bir maddenin şişmanlamada etkin olduğunu gösterdi. Ancak, farelere leptin maddesi enjekte edildiğinde, hemen ağırlık kaybetmeye başladılar.
Thomas Jefferson Üniversitesi'nde bir grup genetikçi araştırmayı insanlara uyarlamayı denedi. Ne yazık ki insanlarda OB geni olarak adlandırılan gen bile bulunamadı. Öte yandan, birçok şişman insandaki leptin üretiminin zayıf insanlardakiyle aynı düzeyde olduğu görüldü.

Bilim ve Teknik

28 Aralık 2008 Pazar

Bazı Balıklar Daha şanslı
Bir güç kavgasını kazanan erkek balıklar daha az stresli ve cinsel çekiciliği daha fazla oluyorlar. California'da Stanford Üniversitesi'nden araştırmacılar bunun insanlarda doğru olabıleceğini söylüyorlar.
Araştırma grubu, bir afrika balığı olan Haplochromis burtani'nin stres hormonu kortizolü kontrol etmiş. Balık sosyal hiyerarşiyi yeniden kurmak üzere yeni bir tanka konmuş ve evvelce baskın olan balık bununla ilgili olan parlak renkliliğini kaybetmiş. Bundan sonra, bölge için yapılan kavga sırasında bütün erkek balıkların yüksek kortizol düzeyleri olduğu görülmüştür.
Yeni balık baskın olduğunda kortizol düzeyleri düşüyormuş. Testleri daha ağırlamış ve beyinlerinde seksle ilgili daha fazla sinir oluşuyormuş.
Bir balığın sosyal konumu elinden alınırsa sinirlerin boyutu değişiyor.Araştırmaılar sosyal konumun değişmesinin birçok hayvanın ve dahası insanların da fizyolojisini değiştirebiliceğini söylüyor. Selda Art New scientist
Kolbastı ya da Hoptek ; Trabzon il merkezinde, Faroz semtinin "alt mahalle" adıyla bilinen kesiminin Çingene asıllı sakinleri tarafından 1930'lu yıllardan itibaren oynanılan ve yaygınlaştırılan bir Roman dansının adıdır. Orjinali darbuka eşliğinde, 2/4 ritminde oynanılan bu oyun, yörede "Faroz Kesmesi" olarak da adlandırılır ve araştırmacı Özhan Öztürk'e göre bir Ukrayna halk oyunu olan Hopak ile de ilişkilidir.
Kolbastıda yöreye uygun kürek çekme, yüzme, ağ atma, olta atma, ağ çekme, balık tutma gibi yerli insanların uğraşlarını simgelediği iddia edilen gelişi güzel hareketler vardır. Ama son yıllarda oyunun popülerlik kazanmasıyla daha da hareketli bir hal almıştır. Özellikle Avrupa Türkleri bu oyunu, oyuna yeni hareketler ekleyerek geliştirmişlerdir. Oynaması zevkli, hareketleri komik ama zor, izlemesi keyif veren bir oyun olan kolbastı, son dönemde Trabzonlu üniversite öğrencilerinin Youtube sitesinde yayımlanan klipleri ve 1. Karadeniz Oyunları ile birlikte tanınmaya başlanmıştır. Ayrıca; Trabzon Gençlik Merkezi bünyesinde keşan ve peştemalden yapılan giysilerle donatılan 30 kişiden oluşan bir grup kurulmuştur.Kolbastı oyununun yayılmasında Trabzonsporlu futbolcularında katklıları olmaktatır. (vikipedi)

26 Aralık 2008 Cuma

KÖTÜ GENLER
Wales Üniversitesi'nden psikologlar, sarhoş olma kavgacılık gibi davranışların kalıtsal olarak alınabileceğini söylüyorlar. 46 çift tek yumurta ve 39 çift yumurta ikizi ile yapılan testlerde , kötü davranışlarıntek yumurta ikizlerinde 2,5kat daha fazla olduğu bulunmuş.
Bu gibi davranışlar çevresel ve sosyal etkenlere bağlansa da bu deney genetik etkenleri de göz önüne alıyor.
Bilim ve Teknik

25 Aralık 2008 Perşembe

:))))))))
Tanrısal bir yanlızlık içerisinde sonbaharın bütün hışımından nasibini almış, yapayanlız güneş ışığının rengini arkasına almış ,dökülmemek için direnen ağaç yaprakları ve o kadar yaşlanmışlarki birer birer dökülmeyi bekliyorlar. Hayatın tüm yüküne meydan okumuş , yaşını başını almış hayattan hiçbir beklentisi olmayan insanlar gibi dallarından kopmuş etrafa özgürce savrulan diger yapraklarda ölüm gününü bekler gibi dallarından kopup insanın ilk geldiği mekana toprağa kavuşmayı bekliyor. Yaprakların son demlerini yaşamalarına inat önünden gecen ırmak ağaca muhalif şen ve şakrak sanki annesinden yeni doğmuş bir bebeğin ağlamalrı yankılanıyor her damlada ,hani az bi taşıverse yatağından , ağacın ellerinden tutuverse hayat verecek ona ama nafile ağaç yenik düşüyor sonbahara.

24 Aralık 2008 Çarşamba

KUYRUKLUYILDIZ NASIL KEŞFEDİLDİ?
45 yaşında amatör astronom olan Yuji Hyakutake, 15 yaşından bu yana kuyrukluyıldızlarla ilgilendiğini söylüyor. Kuyrukluyıldız avcılıgına yedi yıl önce, başlayan Hyakutake iki yıl önce, gözlem için daha uygun bir yer olan Kajoshima'ya taşındığında bu yana çalışmalarını daha da yoğunlaştırmış.
Hyakutake, gerçekte, iki kuyruklu yıldızı keşfetmiştir.Bunlardan birincisini, 26 Aralıkta, , sabah saat 5:40'ta keşfetmiştir. Bu kuyrukluyıldız, halen gözlenmekte, fakat parlak olmadıgı için fazla dikkat çekmemektedir.
Bir ay sonra, ilk buldugu kuyrukluyıldızın fotoğraflarını çekmek üzere gözlem yerine giden Hyakutake, kuyrukluyıldızın bulunması gereken bölgenin bulutlarla kaplı olması üzerine, O'nu bir ay önce gördügü yerin fotoğrafını çekti. Bu sırada, şans eseri ikinci Hyakutake kuyrukluyıldızını keşfetti.
Bilim ve Teknik